Sevda Noyan tartışma yaratan sözleriyle ilgili geri adım attı: Ben orada FETÖ’den bahsediyorum
Ülke TV canlı yayınında “15 Temmuz kursağımızda kaldı, istediklerimizi yapamadık. Bizim aile 50 şahsı götürür” diyerek komşularını tehdit eden yazar Sevda Noyan, Cüneyt Özdemir’in yayınına katılarak, “Ben orada FETÖ’den bahsediyorum, darbeye karşı olan korunma hakkımızdan bahsediyorum” diyerek kendini korundu.
Katıldığı televizyon programında “15 Temmuz kursağımızda kaldı, istediklerimizi yapamadık. Bizim aile 50 bireyi götürür” diyerek tepki sürükleyen yazar Sevda Noyan, “Ben orada FETÖ’den bahsediyorum, darbeye karşı olan korunma hakkımızdan bahsediyorum” dedi.
Cüneyt Özdemir’in YouTube canlı yayının katılan Noyan, mevzuya ait “O programı yaptıktan sonra bir tepki almadık. Dün akşam saatlerinde bomba gibi gündeme düştü. Bir işlem olduğu emin olan bir şey” ifadelerini kullandı. Noyan, söylediklerinin yanlış anlaşıldığını iddia ederken, şu ifadeleri kullandı:
“DARBE SÖYLEMLERİNE KARŞI YAPILAN BİR ŞEYDİ”
“İlk başta çok şey yapmadım, zaman zaman Twitter’da hepimiz şirazeyi kaçırabiliyoruz, ben de haddi aşan şeyler yazmış olabiliyoruz. Baktım ki iş çığırından çıkmaya başlayınca tekerrürden izledim kendimi, sonradan baktım ki benim orada söylediklerim elbetteki o kısmı aldığınızda değişik anlaşılabilecek şeyler. Ben tam bir konuşmada bir şeyden bahsediyorum. Ben 12 Eylül’ü yaşayıp üniversite okuyamadım. Sonra 28 Şubat’ı yaşadım. 15 Temmuz darbesi de hepimizde çok ciddi travma yarattı. Son günlerde yapılan darbe söylemlerine karşı yapılan bir şeydi. Bizi öyle tutamazlar, biz de bu sefer şey yaparız.”
Noyan, ‘FETÖ’den bahsettiğini iddia etti konuşmasına ait “Darbeye karşı olan korunma hakkımızdan bahsediyorum” dedi. Özdemir’in Noyan ailesinden gelen ‘bizimle alakası yoktur’ iletisini anımsatması üzerine “Kastım da Noyan ailesi değil zati” diyen Noyan, devamında şunları söyledi.
“ORADA MANEVİYATTAN BAHSETTİM”
“Biz 50 bireyi götürürüz derken biz onları asarız, keseriz anlamında değildi ifade. 15 Temmuz galibiyetli olsaydı biz listeleri gördük. Orada maneviyatta bahsettiğim biz bu anlamda kendimizi eforlu seziyoruz. Ama silah mevzusunda vaka kendimizi korunmaktan, götürmekten bahsediyorum. Siz kalkıp seçilmiş bu ülkenin başkanına silahla sizi götürürüz diye söyleyeceksiniz, biz susacağız, bugüne kadar hep böyle yapılmış. Onlar yapıyorsa bizim de elimiz armut toplamıyor modunda bir konuşmaydı bu. Bıçak varsa savaşırım elimdeki neyse.”